24 Şubat 2013 Pazar

Öksürük ve gribe karşı süper ballı karışım



İkinci bir reçete olarak, öksürük varsa ve gribi iki günde ayağa kaldırmak isterseniz Nerolinn’in sahibi sevgili arkadaşım Emine Koçer’in tarifi en son denediğim macunu size tavsiye ediyorum. Dilerseniz içeriğindeki bitkileri organik olarak Nerolinn’den temin edebilirsiniz. Bu karışımı evde yapıp iki kızımda denedim. Gribi ve öksürüğü hızlıca toparladılar.

Malzemeler:
İyi bir doğal organik balın içine koymak üzere bunları hazırlayın. Balın nasıl olması gerektiği için önceki bloguma bakabilirsiniz.
1 birim olarak:
hatmiçiçeği
ısırgan
kuşburnu

Doğal et kaldı mı?



Tüketim işte böyle bir şey: anlamsızca yetiştiriyor, parçalıyor ve yokediyoruz. Yaşamak için gerçekten de doğaya bu kadar karşı gelmemiz gerekiyor mu? Hayatta kalmak ve yemek için bu kadar acı, ızdırap vermek, bu muazzam tüketim bize yaşama sevinci ve mutluluk mu kazandırıyor?

Hayatımda bu soruları son zamanlarda devamlı soruyorum. Artık büyük marketlerden paketli gıda alışverişi yapmıyorum. Hazır gıda almıyorum. Et yemiyorum, yiyen aile bireylerime az miktarda mahalle kasabından veya balıkçısından alınıyor. Etin hayatımızda çok da gerekli bir protein kaynağı olduğunu düşünmüyorum artık. Çok çok uzun yaşayan insanların sırrı doğanın sunduklarını doğal haliyle pişirmeden, işlemeden tüketmekte, sakin ve stressiz bir yaşam sürdürmeye çalışmakta gizli.

Videoyu resme ya da bu linke tıklayarak izleyebilirsiniz.

Basit ballı karışım




Soğuk kış günlerinde bitmeyen öksürükler için ballı karışım yapın

Milliyet.tv'de yayınlanan yeni karışımımı anlattığım videomu izlemek için resime ya da bu linke tıklayabilirsiniz.

Bir kaç senedir çocuklarımla evde ballı bir karışım tüketiyoruz. Yapımı çok kolay, hatta 4 ve 2.5 yaşındaki kızlarım kendileri yapıyorlar. 3 tane baharatımız var. Tarçın, zencefil ve zerdeçal.

11 Şubat 2013 Pazartesi

Her çocuk böyle bir sallanan at ister!




Her çocuk için oyuncakları çok değerlidir. Çocuklarım oyuncaklarından vazgeçemiyorlar. Benim gibi anneler de evde biriken oyuncakları nasıl azaltacağını kara kara düşünüyor. Gerçi bu birikimde çocukluğumdan kalan peluş ayıları, barbieleri, pony atları, legoları düşünecek olursam benim de büyük payım var. Yine de zaman zaman arkadaşlarımıza oyuncaklarımızdan hediyeler götürüyor takas yapıyoruz. Ayrıca her ay yapılan takas günü ile ilgili geçmişte bir yazı yazmıştım. 

Peki hiç veremeyeceğim oyuncaklar neler? En çok hoşuma giden el yapımı tahta oyuncaklar. İlk kızım 4 sene önce doğduğunda kardeşimin çok yakın bir arkadaşı bize tahtadan ufak bir sallanan at yapmıştı. Büyümelerine rağmen kızlarım halen bu ata binmeyi çok seviyorlar.

Geçen günlerde sevgili arkadaşım Özge’nin evine gittim. Evin ortasında kocaman bir sallanan at duruyordu. Öyle oyuncakçılardan alınan plastik atlardan değildi bu at. Ben bile görünce üzerinde sallanmak istedim. Küçükken hep bir sallanan atım olsun isterdim. Atı heykeltraş arkadaşı Hasan Savaş evin ufak kızı Serin için yapmıştı. İşin en güzel tarafı at için Özge’nin eski dolabının kapısını kullanmıştı. Üzerine bir plastik oyuncak şapka takmış ve eski bir deri ceketten de oturağına kaplama yapmıştı.